Antalya Kent Konseyi tarafından düzenlenen ve sanat dünyasının nabzını tutan "Sanat Çalıştayı", 16
Nisan 2025 tarihinde ilk oturumunu gerçekleştirdi. Çalıştayın açılış oturumunda, “Antalya bir sanat
kenti midir?” sorusu gündeme taşındı. Farklı disiplinlerden akademisyenlerin, sanatçıların ve kültür-
sanat paydaşlarının katılımıyla zenginleşen etkinlik, Antalya’nın sanat kimliğini sorgulayan önemli bir
platforma dönüştü.
Antalya Belek Üniversitesi’nden akademik katkı
Etkinliğe üniversitemiz adına Dr. Öğretim Üyesi Gizem Candan konuşmacı olarak katıldı. Sanatın kent
kültürü üzerindeki etkilerini, Antalya’nın sanat tarihi bağlamında gelişimini ve sanat politikalarının
mevcut durumunu değerlendiren Candan, sunumunda şu ifadelere yer verdi:
“Antalya, zengin kültürel geçmişi ve doğal güzellikleriyle sanata ilham veren bir şehir. Ancak bu
potansiyelin sürdürülebilir bir sanat politikasıyla desteklenmesi gerekiyor. Sanatın kamusal alana daha
fazla taşınması, genç sanatçılara alan açılması ve yerel yönetimlerle iş birliği içinde uzun vadeli
projelerin geliştirilmesi büyük önem taşıyor.”
Çalıştayın moderatörlüğünü ise yine üniversitemizden Öğretim Görevlisi Tuncer Çetinkaya üstlendi.
Çetinkaya, etkinlik boyunca tartışmaları yönlendirerek fikir alışverişinin verimli bir ortamda sürmesini
sağladı. Katılımcılar arasında fikir birliği oluşan temel noktalardan biri, Antalya’nın sanat potansiyelinin
var olduğu ancak daha görünür ve desteklenebilir hale getirilmesi gerektiğiydi.
Sanat Kenti Olmak Ne Anlama Geliyor?
Oturumda, bir kentin “sanat kenti” olarak anılabilmesi için sadece fiziki mekânlara değil, aynı zamanda
sanat üretimine, sanatçının desteklenmesine, kültür politikalarının sürekliliğine ve halkın sanata
erişimine de ihtiyaç duyduğu vurgulandı. Katılımcılar, Antalya’nın özellikle turizm sezonuyla sınırlı
kalmayan, yıl boyu süren bir sanat yaşamına sahip olabilmesi için kapsamlı bir vizyonun gerektiğini
dile getirdi.
